Lazca.org / Önlem Alınmassa Köylerde Bile Unutulacak

Önlem Alınmassa Köylerde Bile Unutulacak

KÖYLERDE BİLE UNUTULACAK

 

Ramazan Kosanoğlu Klemurişi

 

Bu dili en yaygın konuşanların yaşadığı yerlerden olan bu köyde hemen hemen herkesi tanıyor ve herkesle konuşuyoruz. Bu ve benzer köylerde Lazcanın geçmişten günümüze ulaşan değerleri de neler kaybettiklerimizi de anlıyoruz.
Laz köylerinde Lazcanın nesiller arasındaki farklılığı ve dilin süreci, hatta ömrü hakkında ciddi ipuçları veriyor.
Kısa araştırma sonucunda gördüm ki; yaş gurubuna göre Lazcanın kademeli olarak yokoluşu gözler önüne seriyor.
 Yaşlılar, Orta Yaştakiler ve Genç çocuklar üzerinde hem birebir, hem de genel gözlemlerin sonucunda aşığada da göreceğiniz sonuçları elde ettim.

Bu sonuçların bu dili konuşanların en yoğun olduğu,    dilini muhafaza eden yer olmasından dolayı son derece dikkak çekicidir. Bu üç guruba göz atarsak


YAŞLILAR
Yaşlılar genel itibari ile  dillerine son derece hakim ve iyi konuşuyorlar. Bu yaş gurubundakiler, anadilleri dışında da Türkçeyi okulda öğrenen insanlardır. Tercih ettikleri dil Lazcadır. Bu yaş guruptakiler kendilerini Lazca ifade etmekten hoşlanıyorlar ve kendilerini bu dilde rahat hissediyorlar. Başka dillere ihtiyaç duymadan kendilerini ifade edebiliyorlar.  Yaşamları Dilleri ile birebir uyumlu. Hemen hemen hepsi Türkçe ile okulda tanıştılar ve kendi bölgesinde tek okul olan beş sınıfı bitirmekten öteye gidemediler. Şartlar buna uygun değildi zaten.  Bu yaş guruplarının olumsuz ortak noktaları ise; Lazca  sayılara hakim olmamaları.  Hemen hemen hepsi ya 29 ya da 19 a kadar sayı saymasını biliyorlar.  Çok nadir de olsa 60 a kadar sayı saymasını bilen kişi var. Hiç okul sıraları ile tanışmamış Hatice Kosanoğlu  babaannesinin ona bir ninni gibi   öğrettiği Lazca sayıları hiç unutmamış. Videoda da izleyeceğiniz üzere hiç bir şey kaybetmemiş, ne öğretilmiş ise onu aklında tutmuş. Bundan anlıyoruz ki; şu an hayatta olmayan hemen hemen herkes  Lazca sayıları saymasını biliyor idi. Bir nesil sonra  Lazca sayılar 20 ile sınırlı kalmış, bundan sonrakiler ise unutulmuş. Toplumsal hafıza bir yerde son bulmuş. O gönemlerde okullarda Lazca konuşmanın yasak olması, Lazca konuşanlarla mücadele eden utanç kollukları ve baskı görmeleri,  Türkçe öğrenmenin önünde Lazcanın engel olduğu saçmalığı fazlasıyla etkilemiş ve bir nesilde çokça değerler kaybedilmiştır. Lazların kendine olan güvenleri zedelenmiştir. Lazca konuşmak çağdışı ve engel çıkaran bir şey imiş gibi gösterilmiş olması yokoluşu hızlandıran unsur olmuştur. Bu yaş gurubundakilerin hepsi bu baskıyı ve yasağı yaşamıştır.  Bunun dışındakiler ise klasik r sayıları biliyor ve bunuda ritmik olarak sayabiliyor. Direk bir rakam sorar iseniz yanıt veremez görünümündedir.
Bir dilin muadili olmayansayılara olan hakimiyetiniz o dil nekadar bildiğiniz ile ilgilidir. Bu açıdan sayılar toplumun dejenerasyonunu da gözler önüne sermektedir.


ORTA YAŞ GURUBU

Orta yaş gurubundakiler Lazca konuşurlarken bile, o dilin kelimelerini biliyor olamlarına rağmen  cümlelerine yabancı kelimeler karıştırıyorlar. Bu yaş gurubu daha önce yaşlı sınıfındakilerin okula gitmeyen anne babanın çocuklarıdır. Ana dilleri Lazcadır.  Türkçeyi de iyi bilen bir guruptur.  Kendileri iyi dercede Lazca biliyor olmalarına rağmen, diğer dilleri etkilediğini düşünüp, çocuklarına Lazca öğretmeyen   kişi sayısı neredeyse bütününe yakın. Lazların geneli itibari ile Laz dilinin bekası yada unutulmaması üzerine hiç bir fikri olmayıp, böyle bir kaygı da taşımamaktadır. Bu mantıkla çocuklarına Lazca öğretmeyi seçmemektedirler. Bu fikri taşıyan insanların çocuklarının ise diğer dillerde diksiyon bozuklukları dikkak çekmektedir. Yani amaçladıklarına ulaşmamışlardır. Zaten bu mantıkla  imkanı da yoktu.  "Türkçesi iyi olsun" diye Lazcayı çocuklarına öğretmeyenlerin bu yanlış inanışı sonucu yeni nesilde köylerde bile Lazcanın konuşulmama oranını, hatta ölüm hızını arttıran unsur.



YENİ NESİL
 Yeni nesil yukarıda saydığımız tüm olumsuzları barındırmasının yanısıra, bunların dışında da hayli  olumsuzluklardan etkilenen guruptur. Yanlı yada yanlış fikirlerin kurbanı olan yeni nesil, bir de taşımalı sistemle birlikte ortaokuldan hemen sonra büyük ilçelere taşınarak eğitimlerini bu ilçelerde sürdürüyorlar. Bu yerlerde okula giden çocuklar  Lazca bilse de tercih edilen dil Türkçe oluyor.  Köylerinden uzak olan çocukların ilçeye ayak uydurma süreci kendi dillerini terke tmek olduğu düşüncesi ve yabancılığı duygusu dili ikinci plana atmalarına neden oluyor. Bu yaş gurubundakilerin belkide en şanslı olanları, En şansı olanları çünki; Akranları ekonomik sebeplerden memleketlerini terk edip, büyük şehirlerde yaşamlarını sürdüren anna babanın çocuklarıdır. Büyük şehirlerde Lazlar Lazcayı  ev içinde konuşanve eve hapsedilen dil hükmündedir. Bu gurbetçilerin coğunun çocukları  dilleri  Lazcaya dönmüyor. Köylerde Lazca sayı saymasını bilmeyen, konuşunca anlayan ama  dili dönmeyen guruptur.  Bu sonucun köy şartlarında olduğunu varsayarsak, şehirlerde durum pek içaçıcı değildir. Bu  belkide en iyi niyetli yaklaşım olur Lazca için.


NESİLLERE GÖZ ATALIM OLUMLU OLUMSUZ KIYAS YAPALIM.

Yaşlı nesil; Hiç okula gitmemiş, Sayı saymasını biliyor, Kendini iyi ifade edebiliyor, konuşma, düşünme, yaşama dilleri Lazca.
Orta yaş gurubu: 5 sınıf okudular.  29 ötesini sayamayan bir nesil. Kendilerini ifade ederken yabancı cümleler kullanıyorlar.
 Yeni nesil: Sayı saymasını bilmiyorlar, konuşamıyorlar, anlıyorlar ama dilleri dönmüyor.

yukarıdaki raporda üç nesil Laz dili ve kültürü adına  kademeli olarak  ne kadar ciddi yok oluşa doğru götürdüğü açık ve nettir.
 Bu silsile ile anlaşılıyor ki,  önlem alınmassa iki nesil sonra İngilizce kadar anlayan ve İngilizce kadar konuşan bir Laz topluluğu olacaklar ne yazıkki.

Bu yaş guruplarının hepsinin ortak noktası alfabelerini, sayılarını bilmemeleridir.
 Dili  yaşatma sürecinin önünde en büyük engeldir. Bu insanların kendi dillerini bilme, konuşma ve anlama gibi en doğal gereksinimleri karşılanmalıdır. Lazca konuşulacak ortam sağlanmalıdır. Okullarda Lazca ağızlarından çaırdıkları için ceza gören, aşağlanan, köy isimlerine kadar toplumsal hafızaları silmeye çalışılan Lazlar özgüvenlerini yitirmişlerdir. İtibarları iade edilmelidir.  Okullarda anadil dersleri konulmalıdır. Adı geçmiş olamasına rağmen Lazca okullarda ders olarak kabul edilmemiş hatta Talim ve Terbiye Kurulundan bile geçmemiştir. Talep olduğu halde Anadillerini öğrenememekte, Halk-Eğitim kanalı ile kurslar açılammakta, Lazca dil olduğu devlet tarafından kabl görmemektedr. Bu sürecin nedeni, niçini konusunda hiç bir açıklama yapılmamıştır.

Bu sadece bir kaç köy gözlemidir. Nedenleri niçinleri konusunda daha geniş araştırmalar yapılabilir. Fakak Laz dili ve kültürünün zaman içinde yokoluşu ile ilgili ciddi ipuçları vermektedir. Yakın vadede  seferberlik başlatmak gerekir. Bir dilin kültürün yok olmasına gönlüm razı olmuyor.

Amutxa dop'an ena megatananen.......



ramox@hotmail.com
 www.lazca.org

31-05-2013, 20:07
Geri gel